Eşi Ölen Kadın Mirasın Kaçta Kaçını Alır?

Eşi Ölen Kadın Mirasın Kaçta Kaçını Alır? Eşi ölen kadın Türk Medeni Kanunu gereğince yasal mirasçılardandır. Bir kişi öldüğünde eşi hayatta ise, eşi yasal mirasçı olacaktır. Sağ kalan eş saklı paylı mirasçıdır. Sağ kalan eşin mirasçı olabilmesi için miras bırakanın öldüğü tarihte eşi sağ olmalıdır. Ayrıca miras bırakanın öldüğü tarihte eşlerin evlilikleri devam ediyor olmalıdır. Eğer evlilik boşanma ile son bulmuşsa, sağ kalan eş mirasçı olamaz. Boşanmış eşler birbirlerine mirasçı olamazlar. Boşanma davasının açılmış olması önemli değildir; çünkü boşanmanın kesinleşmesi ile evlilik son bulur. 

Ayrıca eşler arasındaki evliliğin resmi nikahla olması gerekir. İmam nikahı ile evli olanlar ile nikah olmaksızın birlikte yaşayanlar birbirlerine mirasçı olamazlar. Benzer şekilde nişanlılar da birbirlerine mirasçı olamazlar. Sağ kalan eşin mirastan pay alabilmesi için ayrıca mirasçılık sıfatının devam ediyor olması gerekir. Mirasçılık sıfatının sonlandıran bir durum söz konusu olmamalıdır. Sağ kalan eş mirastan feragat ettiyse, mirası ret ettiyse, mirastan yoksunluk sebepleri varsa veya  mirasçılıktan çıkarıldıysa mirasçılık sıfatı olmayacaktır. 

Eşin Miras Payı Tablo (Eş ve Çocuklara Gören Oranlar)

Eşin Yanında Diğer MirasçılarEşin Miras PayıEşin Saklı PayıDiğer Mirasçıların PayıDiğer Mirasçıların Saklı Payı
Tek başına eş mirasçı ise1/13/4
Eş ve çocuk mirasçı iseEş: 1/4Eş: 1/4Çocuk: 3/4Çocuk: 3/8
Eş ve ana, baba mirasçı iseEş: 1/2Eş: 1/2Ana ve Baba: Her biri 1/4Ana ve Baba: Her biri 1/16
Eş ve kardeşler mirasçı iseEş: 1/2Eş: 1/2Kardeşler: 1/2Kardeşlerin saklı payı yok.

Sağ Kalan Eşin Miras Payı, Eşi Ölen Kadın Mirasın Kaçta Kaçını Alır?

Sağ kalan eşin mirastan alacağı pay kimlerle birlikte mirasçı olacağına göre değişecektir. Miras bırakanın eşi 3 farklı zümre ile birlikte mirasçı olabilir. 

İlk ihtimalde sağ kalan eş, miras bırakanın altsoyu ile birlikte mirasçı olur. Bu ihtimalde sağ kalan eş miras bırakanın çocukları ve torunları ile birlikte mirasçı olur. Bu durumda eşin miras payı dörtte bir olacaktır. 

Bunun yanı sıra miras bırakanın çocukları ve torunları yoksa mirasçıları anne ve babası veya kardeşleri olabilir. Kardeşleri hayatta değilse kardeşlerinin çocukları mirasçı olacaktır. İkinci ihtimalde sağ kalan eş miras bırakanın anne ve babası ile mirasçı olur. Miras bırakanın anne ve babası hayatta değilse ölenin kardeşi mirasçı olur. İkinci ihtimalde sağ kalan eşin miras payı terekenin yarısıdır. Mirasın yarısı sağ kalan eşe diğer yarısı ise anne ve babaya ait olur. Anne ve babanın miras payları eşittir. Her birinin miras payı dörtte birdir. 

Üçüncü ve son ihtimal ise sağ kalan eşin yukarıda yer alan mirasçılar dışındaki diğer mirasçılarla birlikte mirasçı olmasıdır. Bu durumda sağ kalan eşin miras payı mirasın dörtte üçüdür. 

(Kaynak: TMK 499)

Sağ Kalan Eşin Birinci Zümre (Çocuklar, Torunlar) ile Birlikte Mirasçı Olması Halinde Miras Payı

Miras hukukunda birinci zümre mirasçılar, miras bırakanın altsoyunu ifade eder. Bu, miras bırakanın çocukları, torunları ve onların çocukları şeklinde aşağıya doğru devam eden bir silsiledir. Sağ kalan eşin birinci zümre mirasçıları ile birlikte mirasçı olması durumunda, sağ kalan eşin miras payı 1/4 olacaktır. Geriye kalan 3/4 miras payı ise birinci zümre mirasçılar arasında paylaştırılacaktır.

Birinci zümre mirasçıların mevcut olduğu durumlarda, ikinci ve üçüncü zümre mirasçılarının miras hakkı doğmamaktadır. Bu nedenle, mirasın paylaşımı birinci zümre ile sınırlı kalır ve diğer zümreler mirastan hak talep edemezler.

Sağ Kalan Eşin İkinci Zümre ile Birlikte Mirasçı Olması Halinde Miras Payı

Medeni Kanunumuzun 499. maddesinin 2. bendine göre, sağ kalan eş miras bırakanın ana ve baba zümresiyle birlikte mirasçı olursa, mirasın yarısı sağ kalan eşe ait olur. Bu durumda, sağ kalan eş ikinci zümre ile mirasçı olduğunda miras payı yüzde ellidir. Geri kalan 1/2 şu şekilde paylaştırılacaktır: 1/4 anne alacak, 1/4 baba alacaktır.

Bu düzenlemeye göre, sağ kalan eşin miras payı önemli bir yer teşkil eder ve miras bırakanın ana ve baba zümresi ile eşit miktarda pay alır. Bu miras paylaşımı, aile fertlerinin hukuki güvencelerini sağlamak amacı taşır ve miras hukuku kuralları çerçevesinde belirlenmiştir.

Sağ kalan eşin ikinci zümre ile birlikte mirasçı olması halinde miras payının nasıl belirlendiği hakkında daha fazla bilgi almak ve detaylı bir değerlendirme yapmak için bir avukata başvurmanız faydalı olacaktır.

Sağ Kalan Eşin Üçüncü Zümre ile Birlikte Mirasçı Olması Halinde Miras Payı

Üçüncü zümre mirasçıları, miras bırakanın büyükanne ve büyükbabaları ile onların çocukları ve torunları şeklinde soy ağacında aşağı doğru devam etmektedir. Sağ kalan eşin üçüncü zümre ile birlikte mirasçı olması halinde miras payı 3/4 olmaktadır. Bu durumda öncelikle sağ kalan eş ile ölen eş arasındaki mal rejiminin tasfiyesi gerçekleştirilmelidir.

Sağ kalan eşin üçüncü zümre ile birlikte mirasçılığı söz konusu olduğunda, üçüncü zümrenin tamamı miras hakkına sahip olmayacaktır. Bu durumda miras bırakanın büyükannesi ile büyükbabası ve onların çocuklarının 1/4 miras payı bulunurken, büyükanne ve büyükbabanın çocuklarının altsoyu bu paya dahil edilmemiştir.

Sağ kalan eşin üçüncü zümre ile birlikte mirasçı olması halinde miras payı konusu, detaylarına dikkat edilmesi gereken önemli bir miras hukuku konusudur. 

Sağ Kalan Eşin Tek Başına Mirasçı Olması

Sağ kalan eş zümre mirasçılarından değildir. Ancak, kanun koyucu aile içerisindeki önemini dikkate alarak sağ kalan eşi, kanuni mirasçılar arasında yer vermiştir. Sağ kalan eşin tek başına mirasçı olması durumu mümkündür. Eğer vefat eden eşin birinci, ikinci ve üçüncü zümreden herhangi bir mirasçısı olmaması durumunda, TMK m. 499 gereğince, mirasın tamamı sağ kalan eşe ait olacaktır. 

Sağ kalan eşin tek başına mirasçı olması, miras paylaşımında dikkat edilmesi gereken önemli bir husustur. Miras hukukunda sağlanan bu ayrıcalık, sağ kalan eşin yaşam standartlarının düşmemesi ve ekonomik güvencesinin devam etmesini sağlar. Bu yüzden, sağ kalan eşin tek başına mirasçı olması durumu, mirasın paylaşımında karşılaşılabilecek durumlardan biridir.

Eşi Ölen Kadının Çocuğu Yoksa Miras Kime Kalır?

Eşi ölen kadının çocuğu yoksa, miras nasıl paylaşılır? Çocuğu olmayan eş; vefat eden kadının anne ve babası ile mirası paylaşıyorsa, mirasın yarısı eşe, diğer yarısı kalan mirasçılara aittir. Eşi ölen kadının çocuğu yoksa, ve anne ile babası hayatta değilse, bu durumda, kadının kardeşleri veya onların çocukları miras hakkına sahip olur.

Eşi ölen kadının çocuğu yoksa miras kime kalır?” sorusu, miras dağılımının anlaşılması açısından önemlidir. Eşi ölen kadının çocuğu olmaması, mirasın bölüşümünde farklılık yaratır. 

Çocuğu Olmayan İkinci Eşin Miras Hakkı

Ölüm anında evlilik kiminleyse, o eş miras hakkına sahiptir. Çocuğu olmayan ikinci eşin miras hakkı, kiminle birlikte mirasçı kaldığına göre değişiklik gösterir.

Eğer ölen eşin çocuğu yoksa ve hayatta kalan eş tek başına mirasçı ise, mirasın tamamı hayatta kalan eşin hakkıdır. Ancak, ölen eşin çocuğu olmamakla birlikte, anne, baba veya kardeşleri hayattaysa durum değişir. Bu durumda, eşin hakkı mirasın yarısıdır ve geriye kalan kısım ölen eşin anne, baba ve kardeşleri arasında paylaştırılır.

Eşin saklı payı, miras hakkının tamamını kapsar. Anne ve babanın saklı payı ise mirasın 1/8’idir. Kardeşlerin saklı pay hakkı bulunmamaktadır.

Eşlerden Birinin Ölümü Halinde Mal Rejiminin Tasfiyesi

Türk Medeni Kanunu 575’e göre, miras, miras bırakanın ölümü ile açılır. TMK 271, mal ortaklığı rejiminin eşlerden birinin ölümü ile sona ereceğini hüküm altına alır. Bu bağlamda, ölen eşin mirasçılarına yönelik işlemlerin gerçekleştirilmesi ve terekenin tasfiyesi için mal rejimi evvela tasfiye edilmelidir. Buna göre, evlilik malları hayatta kalan eşe miras payı oranında verilerek tasfiye edilir ve geri kalan tereke mirasçılara miras payları oranında intikal ettirilir.

TMK 214’e göre, mal rejimi ölen eşin son yerleşim yeri mahkemesi tarafından tasfiye edilecektir. Yani, mal rejiminin ölümle sona ermesi durumunda, ölen eşin son yerleşim yeri mahkemesi yetkili mahkemedir. Bu yetki kesin olup, dava şartıdır. Yetkili mahkemede açılmayan mal rejiminin tasfiyesi davası reddedilecektir.

Eşlerden Birinin Ölümü Halinde Terekenin Tasfiyesi

Mal rejiminin tasfiyesi ile terekenin tasfiyesinin birlikte yapılması mümkün değildir. Mal rejiminin tasfiyesi sonucunda belirlenecek artık değere katılma alacağı, terekeye ait bir borçtur. Mirasçıların mirası paylaşmadan önce bu borcu ödemesi gerekir. Dolayısıyla, terekeye ait eşin alacağı olan borç ödendikten sonra kalan miktar mirasçılar arasında miras payları oranında paylaştırılır ve intikalleri gerçekleştirilir.

Eşlerden birinin ölümü halinde terekenin tasfiyesi sürecinde, önce mal rejiminin tasfiye edilmesi gerekmektedir. Mal rejimi tasfiyesinin ardından kalan değerden terekenin mevcut varlıkları belirlenir ve ona göre mirasçılara miras payları oranında intikal yapılır.

Böylelikle taşınmaz ortaklığının giderilmesi davası, ancak mal rejiminin tasfiyesinden sonra gerçekleştirilebilir. Bu süreç, mirasçıların mirası adil ve doğru bir şekilde paylaşabilmesi adına oldukça önemlidir. Eşlerden birinin ölümü halinde terekenin tasfiyesi, mal rejiminin tasfiyesi sürecinin tamamlanmasının ardından gerçekleşmelidir.

Bu nedenle, eşlerden birinin ölümü halinde terekenin tasfiyesi sürecinde ilk olarak mal rejiminin tasfiyesi gerçekleştirilir ve ardından kalan miras varlıkları mirasçılar arasında paylaştırılır.

Sağ Kalan Eşin Ev Eşyaları Üzerindeki Hakkı

Türk Medeni Kanunu’nun 652. maddesi uyarınca, sağ kalan eş, aile konutu ve ev eşyası üzerinde kendisine, miras hakkına mahsuben mülkiyet hakkı tanınmasını talep edebilir. Bu düzenleme, sağ kalan eşin mağduriyetini önlemek ve yaşadığı konut ile kullandığı eşyaların ona bırakılmasını sağlamayı amaçlar. Sağ kalan eş, miras payı olarak evin ve evdeki eşyaların kendine bırakılmasını isteyebilir, bu da ona önemli bir güvence sağlar.

Bu hak, sağ kalan eşin yaşam standardını koruması ve mevcut düzenini sürdürmesi açısından büyük öneme sahiptir. Eş, bu talepte bulunarak evin mülkiyetini ve evdeki eşyaların kullanım hakkını elde edebilir. Sağ kalan eşin ev eşyaları üzerindeki hakkı, Türk Medeni Kanunu ile güvence altına alınmıştır ve bu hak, kişinin sosyal ve ekonomik açıdan korunmasını sağlar.

Dolayısıyla, yasal mirasçılar arasında paylaşım yapılırken sağ kalan eşin aile konutu ve ev eşyaları üzerindeki hakları dikkate alınmalıdır. 

Boşanan Eş Mirasçı Olabilir Mi?

TMK m. 181 gereğince boşanan eşler birbirinin yasal mirasçısı değildir. Eşler hakkında verilen boşanma kararının kesinleşmesiyle, birbirinin yasal mirasçısı olma durumu ortadan kalkar. Bu nedenle, boşanan eşler arasında yasal mirasçılık bağı son bulur. Ancak, ölüme bağlı tasarruflarla açıkça belirtilmesi halinde, boşanılan eş atanmış mirasçı ya da vasiyet alacaklısı olarak belirlenebilir.

Boşanan eş mirasçı olabilir mi? sorusu sıklıkla merak edilen bir konudur. Evet, ölüme bağlı bir tasarruf varsa ve bu tasarrufla boşanılan eş atanmış mirasçı ya da vasiyet alacaklısı olarak gösterilmişse, boşanmış eş mirastan pay alabilir. Bu nedenle, bu konuda net bir kararın verilmesi için ölüme bağlı tasarrufların incelenmesi önemlidir.

Özetlemek gerekirse, boşanma ile yasal mirasçılık sona erer, ancak ölüme bağlı tasarruflarla boşanılan eşe mirastan pay bırakılabileceği de göz ardı edilmemelidir. Boşanan eş mirasçı olabilir mi? sorusuna verilecek en doğru yanıt, boşanma sonrasında yapılan ölüme bağlı tasarrufların varlığına bağlı olarak şekillenir.

Boşanma Davası Devam Ederken Eşlerden Biri Ölürse Sağ Kalan Eşin Miras Payı

Kural olarak, eşlerden biri vefat ettiğinde sağ kalan eş, diğer eşin yasal mirasçısı olmaktadır. Boşanma davası devam ederken eşlerden biri ölürse sağ kalan eşin miras payı, miras hukukuna göre belirlenir. Evlilik birliği içerisinde açılmış olan bir boşanma davası henüz kesinleşmeden bir eşin vefat etmesi durumunda, diğer eş yine yasal mirasçı olarak kabul edilir. Bu nedenle, boşanma davasının devam ettiği süreçte eşlerden birinin ölümü, sağ kalan eşin miras hakkını etkilememektedir.

Boşanma davası devam ederken eşlerden biri ölmüşse, sağ kalan eşin miras payı, bu süreçte boşanma kararının henüz kesinleşmemiş olmasından dolayı geçerli kalır. Nitekim, boşanma davası devam ederken eşlerin birbirine karşı olan miras hakkı, yasal çerçevede korunmaya devam eder. Yasalar, evlilik birliği içerisinde eşlerin karşılıklı haklarını koruyarak, sağ kalan eşin miras payını güvence altına almaktadır.

Sağ Kalan Eşin Mirastan Yoksunluk Halleri

Sağ kalan eş, genel olarak vefat eden eşin yasal mirasçısı olarak kabul edilir. Ancak, sağ kalan eşin mirasçı olamayacağı bazı özel durumlar da mevcuttur. İşte bu halleri detaylı bir şekilde ele alalım:

  1. Mirastan Feragat: Sağ kalan eş, miras bırakandan mirasçı olma hakkından kendi isteğiyle feragat edebilir. Bu durumda, sağ kalan eş mirastan pay alamaz.
  2. Mirasın Reddi: Sağ kalan eş, vefat eden eşinin mirasını reddedebilir. Mirasın reddi beyanıyla, sağ kalan eş mirastan herhangi bir hak talep edemez.
  3. Sağ Kalan Eşin Ağır Kusurlu Olması: Sağ kalan eş, miras bırakanın ölümüne sebebiyet vermişse ya da ölümüne ağır kusurla katkıda bulunmuşsa, yasal olarak mirastan yoksun bırakılabilir. Ağır kusur halleri, mahkeme kararı ile tespit edilir ve sağ kalan eş mirastan pay alamaz.

Sağ kalan eşin mirastan yoksunluk halleri, yasal düzenlemelerle korunmuş olup, bu hallerin varlığı durumunda miras paylaşımı farklı şekilde gerçekleştirilir. Sağ kalan eşin bu hallerden herhangi birini taşıması durumunda, diğer yasal mirasçılar arasında miras dağıtımı yapılır.

Kocası Ölen Kadın Kayınpederinden Miras Alır Mı?

Kocası ölen kadın kayınpederinden miras alır mı? Bu sorunun cevabı mirasçılık sırasına ve miras hukukuna göre değişir. Kayınpeder öldüğünde oğlu mirasçısı olur ve miras, kayınpederin ölümünü takiben oğluna geçer. Eğer koca, babasından önce ölmüşse, kayınpeder öldüğünde geline miras kalmaz. Çünkü miras, doğrudan çocuklarına geçer ve dolaylı yoldan gelinine intikal etmez.

Ancak, kocası kayınpederden sonra ölmüşse, kocası ölen kadın kayınpederinin mirasını dolaylı olarak alır. Bu durumda kayınpederin mirası önce oğluna geçer ve kocasının ölümünden sonra bu miras, kocasının eşi olarak kadına intikal eder. Bu şekilde kocası ölen kadın kayınpederinden dolaylı olarak miras almış olur.

Üvey Anneden Miras Kalır Mı?

Üvey anneden üvey çocuğa doğrudan miras kalması mümkün değildir. Üvey annenin ölümü halinde, mirasçıları kendi çocuğu ve eğer evli ise, eşi olur. Sağ kalan eşin çocukları üvey anneden miras almazlar. Ancak sağ kalan eş de öldükten sonra, aslında üvey anneden babaya kalan mallar dolaylı yoldan üvey çocuğa geçebilir.

Bu nedenle, üvey anneden miras kalır mı sorusunun cevabı doğrudan hayır olsa da, dolaylı yoldan miras geçişi gerçekleşebilir. Özellikle sağ kalan eşin (babanın) ölümü sonrası, babaya kalan mirasın çocuklara dağıtımı sürecinde üvey anneden kalan mallar da üvey çocuklara kalabilir.

Konuyla ilgili ayrıntılı bilgi ve yasal düzenlemelere başvurmak için, miras hukuku alanında uzman bir avukattan destek almanız önemlidir. Bu sayede, yasal süreçler hakkında daha doğru ve güncel bilgiye sahip olabilirsiniz.

Önceki Eş Mirasçı Olabilir mi?

Eşin mirasçısı olabilmesi için, miras bırakanı öldüğü anda  sağ olması ve aralarında evlilik ilişkisi bulunmalıdır. Birlikte yaşama ya da adı ne olursa olsun resmi nikahın olmadığı durumlarda geride kalan, ölene yasal mirasçı olamaz. Önceki eş mirasçı olabilir mi? sorusu sıkça sorulmaktadır ancak cevap net bir şekilde olumsuzdur. Yürürlükte olan kanunlar gereği, boşanmış ya da evlilik ilişkisi sona ermiş kişiler mirastan hukuken yararlanamaz. Evlilik ilişkisinin sona erdiği durumlarda önceki eş, miras hakkına sahip değildir. 

Sıkça Sorulan Sorular

Eş Tek Başına Mirasçı Olabilir mi?

Vefat eden eşin birinci, ikinci ve üçüncü zümreden herhangi bir mirasçısı bulunmuyorsa, Türk Medeni Kanunu madde  499 gereğince, mirasın tamamı sağ kalan eşe ait olur. 

Sağ Kalan Eşin Mirasçılığı Birlikte Mirasçı Olduğu Dereceye Göre Değişir mi?

Eğer sağ kalan eş varsa, eşin miras payı. birlikte mirasçı olacağı dereceye göre değişmektedir. Buna göre; sağ kalan eş, miras bırakanın altsoyu ile birlikte mirasçı olursa mirasın 1/4’ünü, miras bırakanın anne ve babasıyla birlikte mirasçı olursa mirasın 2/4‘ünü, miras bırakanın büyükanne ve büyükbabasıyla birlikte mirasçı olursa mirasın 3/4’ünü alır.

Kardeşimin Çocuğu Yok Mirası Kime Kalır?

Eğer miras bırakanın öldüğü anda evli değilse ve çocuğu da yoksa, mirası anne ve babasına geçecektir. Bu durumda ölen kişinin mirası ½ annesine, ½ babasına geçecektir. Ancak anne ve/veya babası hayatta değilse, miras hakkı, onların çocuklarına yani miras bırakanın kardeşlerine geçecektir. Böylece miras bırakanın kardeşleri mirastan pay alacaktır.

Kocası Ölen Kadın Mirasın Kaçta Kaçını Alır?

Eşin ölümü halinde geride çocukları ile eşi bulunuyorsa, miras paylaşımı belirli oranlara göre yapılır. Bu durumda mirasın dörtte üçü çocuklara, dörtte biri ise sağ kalan eşe ait olacaktır. Yani, sağ kalan eş, kocasının mirasından %25 oranında bir pay alırken, çocuklar %75 oranında pay alırlar. 

Toruna Miras Düşer mi?

Medeni Kanun kapsamında yer alan esaslara göre, miras bırakanın birinci derece mirasçıları onun altsoyu olmaktadır. Çocuklar, mirasçı olarak eşit pay alır. Toruna mirasın doğrudan kalması gibi bir durum söz konusu değildir. Toruna miras düşmesi için, anne ya da babasının dedesinden önce ölmesi gerekmektedir. 


Yorum yapın

Ara WhatsApp