Miras Kalan Evin Mahkeme Yoluyla Satışı

Miras Kalan Evin Mahkeme Yoluyla Satışı

Miras kalan bir evin birden fazla mirasçı arasında paylaşılması durumunda, mirasçılar arasında anlaşmazlık yaşanması ve evin satışı konusunda uzlaşmaya varılamaması sıkça karşılaşılan bir durumdur. Bu gibi durumlarda, miras kalan evin mahkeme yoluyla satışı (izale-i şuyu davası) gündeme gelebilir. Bu yazımızda, miras kalan evin mahkeme yoluyla satış sürecini, şartlarını ve dikkat edilmesi gereken hususları detaylı bir şekilde inceleyeceğiz.

İzale-i şuyu davası, paylı veya elbirliği mülkiyetine konu olan taşınır veya taşınmaz mallarda ortaklığın sona erdirilmesi ve malın paydaşlar arasında payları oranında bölüştürülmesi veya satılarak bedelinin paylaştırılması amacıyla açılan bir davadır. Miras kalan bir evin birden fazla mirasçıya intikal etmesi durumunda, mirasçılar arasında evin kullanımı, yönetimi veya satışı konusunda anlaşmazlık çıkması halinde, mirasçılardan herhangi biri dava açarak  ortaklığın giderilmesini talep edebilir.

Miras Kalan Evin Mahkeme Yoluyla Satışı için Gereken Şartlar

  1. Paylı veya Elbirliği Mülkiyeti: Davaya konu evin mahkeme yoluyla satılabilmesi için evin paylı veya elbirliği mülkiyetine tabi olması gerekmektedir. Miras kalan ev, mirasçılar arasında elbirliği mülkiyetine tabidir. Elbirliği mülkiyeti, mirasçıların her birinin malın tamamı üzerinde hak sahibi olduğu ve mal üzerinde tek başlarına tasarruf yetkisi bulunmadığı bir mülkiyet türüdür.
  2. Ortaklığın Devamında Yarar Bulunmaması: Ortaklığın devam etmesinin taraflar için bir yarar sağlamaması veya çekilmez hale gelmesi gerekmektedir. Mirasçılar arasında evin kullanımı, yönetimi veya satışı konusunda anlaşmazlık yaşanması, ortaklığın devamını çekilmez hale getirir.
  3. Paydaşlardan Birinin Talebi: Paydaşlardan herhangi birinin ortaklığın giderilmesi talebinde bulunması gerekmektedir. Mirasçılardan herhangi biri, diğer mirasçıların rızası olmasa dahi ortaklığın giderilmesi davasını açabilir.

Miras Kalan Ev Mahkeme Yoluyla Nasıl Satılır?

Evin satışı için öncelikle Sulh Hukuk Mahkemesi’nde dava açılmalıdır. Dava dilekçesinde, davacı ve davalıların kimlik bilgileri, dava konusu taşınmazın tapu bilgileri, ortaklığın giderilmesi talebi ve gerekçeleri açıkça belirtilmelidir. Dilekçeye, tapu kaydı, veraset ilamı (mirasçılık belgesi) ve diğer ilgili belgeler eklenmelidir.

Mahkeme, dava dilekçesini aldıktan sonra davalılara tebligat gönderir ve duruşma günü belirler. Duruşmada, tarafların beyanları alınır, delilleri incelenir ve bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verir. Bilirkişi, taşınmazın değerini tespit eder ve taksiminin mümkün olup olmadığını değerlendirir.

Mahkeme, öncelikle evin aynen taksiminin (bölünerek paylaştırılması) mümkün olup olmadığını araştırır. Taksimin mümkün olması halinde, taşınmaz paydaşlar arasında payları oranında bölünerek paylaştırılır. Ancak, bir evin fiziken bölünerek paylaştırılması mümkün değildir. Bu durumda, mahkeme satış yoluyla ortaklığın giderilmesine karar verir.

Mahkeme, satış yoluyla ortaklığın giderilmesine karar verdikten sonra, taşınmazın açık artırma yoluyla satılmasına karar verir. Evin satışı, satış memurluğu tarafından yapılır. Satış memurluğu gerek, taşınmazın ilanını yapar ve belirlenen gün ve saatte açık artırma düzenler. Açık artırmada en yüksek teklifi veren kişi taşınmazı satın alır.

Satış Bedeli Nasıl Paylaştırılır?

Taşınmazın satış bedeli, öncelikle satış masrafları ve varsa taşınmaz üzerindeki ipotek, haciz gibi takyidatlar düşüldükten sonra, kalan miktar mirasçılar arasında miras payları oranında paylaştırılır.

Dava sürecinde, mirasçılar arasında anlaşma sağlanması halinde, dava konusuz kalır ve satışa gerek kalmaz. Anlaşma yoluyla taşınmazın paylaşılması veya bir mirasçı tarafından diğer mirasçıların paylarının satın alınması mümkündür.