İlamlı İcra

İlamlı İcra

İlamlı icra takibi, alacaklının elinde mahkeme kararı veya kanun tarafından ilam niteliğinde sayılan bir belge (örneğin, noter senedi) bulunduğu durumlarda başvurabileceği, alacağını tahsil etme yöntemidir. Bu takip türü, ilamsız icra takibine göre daha hızlı ve etkilidir, zira borçlu itiraz etse dahi icra işlemleri durmaz. Bu yazımızda, ilamlı icra takibinin ne olduğunu, nasıl başlatıldığını, hangi aşamalardan geçtiğini ve alacaklı ile borçlunun haklarını inceleyeceğiz.

İlam Nedir? İlam Niteliğindeki Belgeler Nelerdir?

İlam, bir mahkeme tarafından verilen ve kesinleşmiş (veya kesinleşmesine gerek olmayan) bir karardır. Bu karar, alacaklının bir alacağını veya bir hakkını ispatlar nitelikte olmalıdır. Ancak, her mahkeme kararı ilamlı icraya konu edilemez. Örneğin, tespit davaları sonucu verilen kararlar ilamlı icraya konu edilemezken, alacak davaları sonucu verilen kararlar ilamlı icraya konu edilebilir.

İlam niteliğindeki belgeler ise, kanun tarafından ilam hükmünde sayılan ve mahkeme kararı olmaksızın ilamlı icra takibine konu edilebilen belgelerdir. İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 68/b maddesi, bu belgeleri şu şekilde sıralar:

  • Noter senedi: Düzenleme şeklinde yapılan ve içeriğinde para borcu ikrarını içeren noter senetleri ilam niteliğindedir.
  • Arabuluculuk anlaşma belgesi: 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu uyarınca düzenlenen ve icra edilebilirlik şerhi taşıyan arabuluculuk anlaşma belgeleri de ilam niteliğindedir.

İlamlı İcra Takibi Nasıl Başlatılır?

İlamlı icra takibi başlatmak için alacaklının veya vekilinin, elindeki ilam veya ilam niteliğindeki belge ile birlikte icra dairesine başvurması gerekir. Başvuruda bulunurken, icra takip talebi adı verilen bir dilekçe sunulmalıdır. Bu dilekçede aşağıdaki bilgilerin yer alması önemlidir:

  • Alacaklının ve borçlunun adı, soyadı ve adresleri
  • Alacağın miktarı ve dayanağı (ilam veya ilam niteliğindeki belge)
  • Takip yolu (ilamlı icra)
  • Alacaklının talepleri (örneğin, alacağın tahsili, faiz talebi, icra masrafları)

İcra dairesi, takip talebini inceledikten sonra borçluya bir icra emri gönderir. İcra emrinde, borcun miktarı, ödeme süresi ve ödeme yapılmaması halinde uygulanacak icra işlemleri belirtilir.

İcra Emrine İtiraz ve Takibin Kesinleşmesi

Borçlu, icra emrine karşı yasal süre içerisinde itiraz edebilir. İtiraz, icra dairesine yazılı olarak yapılır. İtiraz sebepleri, ilamın içeriğine, borcun miktarına veya icra işlemlerine yönelik olabilir.

Eğer borçlu itiraz etmezse veya itirazı icra mahkemesi tarafından reddedilirse, takip kesinleşir. Takibin kesinleşmesiyle birlikte alacaklı, borçlunun malvarlığına haciz koydurabilir ve alacağını tahsil edebilir.

Haciz İşlemleri ve Paraya Çevirme

Takibin kesinleşmesinden sonra alacaklı, borçlunun taşınır ve taşınmaz mallarına, banka hesaplarına, maaşına ve diğer hak ve alacaklarına haciz koydurabilir. Haciz işlemi, icra memuru tarafından yapılır. Haczedilen mallar, icra dairesi tarafından paraya çevrilir ve elde edilen gelir, alacaklının alacağını karşılamak için kullanılır. Paraya çevirme işlemi genellikle açık artırma yoluyla yapılır.

Borçlunun Hakları ve Korunma Yolları

İlamlı icra takibi, alacaklı için etkili bir tahsilat yöntemi olsa da, borçlunun da birtakım hakları bulunmaktadır. Borçlu, icra emrine itiraz edebilir, haczedilen malların değerinin düşük olduğunu iddia edebilir, haczedilemezlik şikayetinde bulunabilir ve icra işlemlerinin usulsüz olduğunu ileri sürebilir. Ayrıca, borçlu, borcunu ödeyerek veya alacaklı ile anlaşarak icra takibini sona erdirebilir.

Borçlunun korunma yolları, somut olaya ve icra takibinin aşamasına göre değişiklik gösterebilir. Bu nedenle, borçlunun bir avukattan hukuki yardım alması önemlidir.

İcra Takibinde Zamanaşımı

İcra takibine konu olan alacağın zamanaşımına uğramamış olması gerekmektedir. İlamlı icra takiplerinde zamanaşımı süresi, ilamın niteliğine ve dayanağına göre değişebilir. Örneğin, bir alacak davası sonucu verilen ilamın zamanaşımı süresi 10 yıl iken, bir kira alacağı ilamının zamanaşımı süresi 5 yıl olabilir.

Zamanaşımı süresi dolmuş bir alacak için icra takibi başlatılabilir; ancak, zamanaşımı def’i, borçlu tarafından ileri sürülmedikçe mahkeme veya icra dairesi tarafından kendiliğinden dikkate alınmaz.