Boşanma sürecinde en önemli konulardan biri, çiftlerin mal paylaşımıdır. Edinilmiş mallara katılma rejimi, evlilik içinde edinilen malların paylaşımına ilişkin esasları düzenler. Bu rejim çerçevesinde, evlilik süresince edinilen malların, eşler arasında eşit olarak bölüşülmesi esastır.
Edinilmiş mallara katılma rejiminde temel mantık, eşlerin evlilik birliği içerisinde birlikte kazandıkları değerlerin paylaşımını düzenlemektir. Bu rejime göre; eşlerin evlilik süresince kazandıkları mallar, ‘edinilmiş mal’ olarak kabul edilir. Evliliğin bitmesiyle, her iki eş de diğer eşin edinilmiş mallarına karşı yarı yarıya bir alacak hakkına sahiptir. ‘Katılma alacağı’ terimi, eşlerin birbirlerinin edinilmiş mallarından alacakları payı ifade eder.
Türk Medeni Kanunu evlilik sürecinde ve sonrasında mal varlığı konularını düzenleyen hükümler içermektedir. Bu kanun, eşler arasındaki mal rejimi seçimi konusunda da özgürlük tanımıştır. 2002 yılında yürürlüğe giren bu düzenlemeler, mal rejimi türlerinin belirlenmesi, yönetilmesi ve tasfiye edilmesi süreçlerini kapsar.
Eşler, evlilik öncesinde veya evlilik süresince, kendi aralarında anlaşarak farklı mal rejimlerini tercih edebilirler. Kanunda belirtilen seçenekler şunlardır:
- Edinilmiş Mallara Katılma Rejimi
- Mal Ayrılığı Rejimi
- Paylaşmalı Mal Ayrılığı Rejimi
- Mal Ortaklığı Rejimi
Her bir rejimin özellikleri ve uygulamaları farklılık gösterir ve çiftlerin yaşam tarzlarına, ekonomik koşullarına veya tercihlerine uygun bir biçimde belirlenebilir.
Edinilmiş mallara katılma rejimi, eşlerin evlilikleri sürecinde edindikleri malları ve her bir eşin kişisel mallarını içeren bir mal rejimi olarak Türk Medeni Kanunu’nda tanımlanmıştır. Edinilmiş mallar, kanunun 219. Maddesine göre evliliğin devamı sırasında, eşlerin çabaları karşılığında kazandıkları varlık değerleridir.
Türk Medeni Kanunu’nun 219. Maddesinin ayrıntılarına göre edinilmiş mallar:
- Eşin çalışması sonucunda elde ettiği kazanımlar.
- Sosyal güvenlik ve benzeri kurumlardan yapılan ödemeler.
- İş gücünün kaybına bağlı alınan tazminatlar.
- Kişisel malların getirileri.
- Edinilmiş malların yerine geçen değerler olarak ifade edilmiştir.
Eşler, Türkiye’de “evlilik sözleşmesi” diye de anılan mal rejimi sözleşmesi ile aralarında anlaşarak edinilmiş mallara katılma rejimini değiştirebilir ve farklı bir mal rejimini tercih edebilirler.
Her bir eş, sadece kendi borçlarından sorumlu olurlar. Kişisel mallar dışında, edinilmiş malların tümüne birlikte sahip olurlar.
Edinilmiş Mallara Katılma Rejimi Sözleşmesi Nasıl Yapılır?
Edinilmiş mallara katılma rejimi kapsamında bir mal rejimi sözleşmesi, evlilik öncesi ya da evlilik sırasında yapılabilir. Çiftler, evlenmeden önce bu sözleşmeyi düzenlemek istediklerinde, iki farklı seçenekten yararlanabilirler.
Evlilik başvurusunda bulunurken, çiftler edinilmiş mallara katılma rejimini içeren bir mal rejimi sözleşmesini yazılı bir biçimde düzenleyebilir. Bu usul, çiftlerin nikah işlemleri esnasında evliliklerine dair mali planlarını netleştirmek için kullanılır.
Evlenme başvurusu dışında, edinilmiş mallara katılma rejimine dair sözleşme hazırlamak isteyen çiftler noter hizmetlerine başvurabilir. Çiftler, noterde sözleşmeyi hem düzenleyebilir hem de onaylatabilir, böylelikle her iki tarafın da hukuki hakları güvence altına alınmış olur.
Evlilik birliğinin devam ettiği sıralarda, eşler arasında yapılacak bir mal rejimi sözleşmesinin ise yalnızca noterde düzenleyebilirler.
Eşler, evlilik sürecinde edinilmiş mallara katılma rejimi için bir sözleşme yapmak isterse, bu işlemi sadece ve sadece noterde gerçekleştirebilirler. Noter, sözleşmedeki hükümlerin her iki taraf için de adaletli ve yasalara uygun olmasını sağlayarak sözleşmenin düzenlenmesinde kilit bir rol oynar.
Edinilmiş mallara katılma rejimi sözleşmesi, eşlerin mali birlikteliklerinin koşullarını belirlediği için, bu süreçte profesyonel hukuki yardım almak önemlidir. Bu sözleşmeler, evlilik süresinde kazanılan mal varlıklarının nasıl paylaşılacağını belirlemek adına hayati bir öneme sahiptir.
Edinilmiş Mallara Katılma Rejiminin Esasları
Edinilmiş mallara katılma rejimi, evlilik süresince elde edilen kazançların paylaşıldığı bir sistemdir. Bu regimde eşlerin her biri, kendi adına edindiği mallarda tam tasarruf yetkisine sahiptir. Evliliğin sona ermesi durumunda ise edinilmiş malların değer artışları eşit olarak paylaşılır.
Eşlerin kişisel malları bu düzenleme dışında tutulur ve sadece evlilik süresince edinilen mallar paylaşıma tabi olur. Bu sistem, evlilik birliğine ekonomik katkıda bulunmanın adil bir şekilde teşvik edilmesini amaçlar.
Evlilik birliğinin sona ermesi halinde, edinilmiş mallara katılma rejimi altında mal varlıklarının tasfiyesi için belirli adımlar takip edilir. Her iki eşin mal varlıklarının değer artışı hesaplanır. Her eş, kendi malvarlığı içindeki artış miktarını belirler. Eşler arasında değer artışlarının eşit bölünmesi prensibi uygulanır. Paylaşım, her eşin mal varlığındaki artış oranları esas alınarak adil ve dengeli bir biçimde yapılır.
Kanun, evlilik birliği boyunca kazanılan malların yönetimi ve paylaşımı için adil ve şeffaf bir çerçeve oluşturur. Eşlerin bu konuda bilinçlenmesi, mal rejimi seçimini yaparken ve tasfiye sürecinde hukuki süreçleri doğru bir şekilde izleyebilmesi için önemlidir.
Edinilmiş Mallar
Evliliğin devamı süresince eşlerin karşılıklı katkılarıyla elde ettikleri malvarlığı değerlerini ifade eder. Bu rejim altındaki edinilmiş mallar şu şekilde sıralanmaktadır. Evlilik süresince eşlerin fiziksel ya da zihinsel çabaları sonucu elde ettikleri maaş, ücret, günübirlik kazançlar ve bahşiş gibi gelirler edinilmiş mal sayılır. Emekli aylığı, işsizlik maaşı, emeklilik ikramiyesi gibi sosyal güvenlik kurumlarından veya yardım sandıklarından alınan ödemeler edinilmiş mal kapsamındadır. Eşlerin, trafik ya da iş kazaları sonucu iş gücü kaybı dolayısıyla aldıkları tazminatlar da edinilmiş mallar arasındadır. Eşlerin kişisel mallarından elde ettikleri kazançları da edinilmiş mallar olarak değerlendirilir. Mirasla elde edilen bir gayrimenkulün kiraya verilmesinden elde edilen gelir de bu kategoriye örnektir. Eşlerin çalışarak elde ettikleri parayla satın alınan ve sonradan satılarak yerine başka değerlerin alındığı mülkler de edinilmiş mal olarak kabul edilir. Örneğin, bir eşin geliriyle alınmış bir evin satılmasından sonra o parayla alınan araç da edinilmiş mal statüsünde değerlendirilir.
Bu sayılanlar edinilmiş mallara örnek teşkil etmekte olup, hâkim mal tasfiyesi sırasında evlilik süresince elde edilen diğer değerlerin de edinilmiş mallar kategorisine girip girmediğine karar verecektir. Edinilmiş malların tasfiyesinde eşler, malların yarısındaki haklara ortak olacak biçimde değerlendirilir.
Kişisel Mallar
Edinilmiş mallara katılma rejimi altında evlilik birliği içerisinde gerçekleşen mal tasfiyesinde, edinilmiş mallar eşler arasında paylaştırılırken kişisel mallar paylaştırılmaz. Türk Medeni Kanununun 220. maddesi, bir eşin kişisel malını şu şekilde tanımlar.
- Kişisel Kullanım Eşyaları: Eğer eşyalar yalnızca bir eşin şahsi kullanıma mahsus ise (örneğin giysi, mücevher, kişisel elektronik cihazlar, makyaj malzemeleri), bu eşyalar kişisel mal olarak kabul edilir.
- Başlangıçta Sahip Olunan ve Karşılıksız Edinilen Mallar: Evlenmeden önce bir eşin sahip olduğu veya evlilik sürecinde miras, hediye ya da şans oyunlarından elde edilen gelirler gibi karşılıksız yollarla edinilen mallar kişisel mal sayılır.
- Manevi Tazminat Alacakları: Eşlerin, evlilik süresinde maruz kaldıkları zararlar nedeniyle elde ettikleri manevi tazminatlar da kişisel mal kapsamındadır.
- Kişisel Mallar Yerine Geçen Değerler: Kişisel malların satılması veya değiştirilmesi sonucu elde edilen yeni değerler, kişisel malların yerine geçer ve kişisel mal statüsünü korur.
Eğer eşler bir mal rejimi sözleşmesiyle anlaşırlarsa, bir meslek veya işletmenin faaliyetinden kaynaklanan değerlerin kişisel mal sayılmasını kararlaştırabilirler.
Eşler, kişisel mallardan elde edilen gelirlerin edinilmiş mallara dahil edilmeyeceğine karar verebilirler. Ancak bu tür gelirler, mal rejimi sözleşmesinde aksi kararlaştırılmadığı sürece mal tasfiyesi sırasında edinilmiş mal olarak değerlendirilir.
Bu kurallar, eşlerin mal varlıklarının korunması ve adaletli bir paylaşımın sağlanması için önem taşır. Edinilmiş mallara katılma rejiminin işleyişinde, kişisel malların net bir şekilde tanımlanması evlilik birliği içerisinde yaşanan maddi işlemlerde büyük bir rol oynar.
Edinilmiş Malların Yönetimi, Tasarrufu ve Yararlanma
Edinilmiş mallara katılma rejimi altında, her eş, yasal sınırlar dahilinde hem kendi kişisel malları hem de edinilmiş mallar üzerinde yönetim, faydalanma ve tasarruf etme haklarına sahiptir. Kişisel mallar, yasanın belirlediği çerçevelerde, adı üzerinde yalnızca ilgili kişiye ait olan mallardır.
Eşler arasında belirli bir anlaşma yapılmadı ise, bir eşin diğer eşin rızası olmadan paylı mülkiyete konu olan malın payı üzerinde tasarrufta bulunması mümkün değildir. Mesela, evlilik birliği boyunca edinilmiş malların getirileriyle satın alınan bir araç, eğer aksine bir anlaşma yoksa, her bir eş yalnızca diğerinin rızasıyla kendi payı üzerinde tasarruf hakkına sahiptir.
Türk Medeni Kanunu’nun 224. maddesi, eşlerin mal varlığı ve borçları konusunda önemli bir kural içermektedir. Bu maddeye göre, eşlerden biri kendi borçlarından ötürü tam anlamıyla kendi malvarlığı ile sorumludur. Yani, bir eşin borcu yüzünden, evlilik birliğinde olduğu süre zarfında, diğer eşin mal varlığına haciz konulması mümkün değildir.
Edinilmiş mallara katılma rejimi kapsamında, eşlerin mal varlıklarını ve borçlarını nasıl yönetecekleri konusunda detaylı bilgi edinilmesi önemlidir. Eşlerin birbirlerinin mülkiyet haklarına saygı duymaları ve yasal sınırlamaları gözetmeleri evlilik içindeki mali ilişkilerin sağlıklı yürütülmesi açısından büyük önem taşımaktadır.
Boşanmada Kişisel Banka Hesaplarının Durumu
Boşanma halinde, eğer eşler arasında farklı bir anlaşma yoksa ve herhangi bir mal ayrılığı sözleşmesi imzalanmamış ise kişisel banka hesapları da edinilmiş mallara katılma rejimi kapsamında değerlendirilir.
Edinilmiş mallara katılma rejimi kapsamında, evlilik birliği içerisinde birikmiş olan banka hesabındaki paralar, her iki taraf için ortak mal olarak kabul edilir. Boşanma esnasında, bu paraların evlenme tarihinden boşanma tarihine kadar olan kısmı, her iki eşe eşit olarak bölüştürülür.
Boşanma ve mal paylaşımı süreci karmaşık ve duygusal olabilir; bu nedenle süreç boyunca profesyonel hukuki danışmanlık almak her iki taraf için de en sağlıklı yol olacaktır. Edinilmiş mallara katılma rejimini ve kişisel banka hesapları dahil olmak üzere tüm varlıklarınızın korunmasını ve adil paylaşımını sağlamak için hukuki destek şarttır.
Miras Yoluyla Elde Edilen Malların Boşanmadaki Durumu
Boşanma süreçlerinde en önemli konulardan biri olan mal paylaşımı, eşler arasında en çok başvurulan mal rejimi olan “Edinilmiş mallara katılma rejimi” çerçevesinde ele alınır. Ancak, edinilmiş mallara katılma rejiminde, miras yoluyla edinilen malların paylaşımı gündeme gelmez.
Edinilmiş mallara katılma rejimine göre, eşlerin evlilik süresince birikimleri ortak kabul edilirken, kişisel mallar bu kapsamın dışında tutulur. Miras yoluyla elde edilen mal varlıkları ise kişisel mal olarak kabul edildiği için boşanma sırasında diğer eşle paylaşılmaz.
Bu ayrımın sebebi, mirasın kanuni bir yolla bireye intikal etmesi ve edinilmiş mallarla direkt bir ilişkisinin olmamasıdır. Dolayısıyla, eşlerden biri miras yoluyla mal veya nakit para gibi bir varlık kazanmışsa, bu varlık boşanma anında edinilmiş mallara katılma rejimi çerçevesinde diğer eşle paylaşılmaksızın, sahibinin kişisel malı olarak kalır.
Ayrıca, edinilmiş mallara katılma rejimi altında, miras kapsamında elde edilen mallar eşlerin katkılarına bakılmaksızın bireysel mal statüsünde değerlendirilmektedir. Bu, söz konusu malların evliliğin sürdüğü süreçte edinilmiş malları temsil etmediğini ve bu nedenle paylaşımın dışında bırakıldığını ifade eder.
Edinilmiş mallara katılma rejiminde, miras yoluyla kazanılan malların boşanmaya konu olmadığını ve kişisel mal olduğunu unutmamak gerekir. Evlilik birliği içinde edinilen malların paylaşımı esasına dayanan bu rejim, kişisel olarak kalan miras mal varlıklarına dokunulmadan uygulanır. Her boşanma davasının farklı yönleri ve incelikleri olabileceği için, daha detaylı bilgi ve kişisel duruma yönelik hukuki destek almak için bir avukata danışmak faydalı olacaktır.
Evlilik Öncesinde Edinilen Malların Durumu
Evlenme öncesinde kazanılan ya da sahip olunan mallar, evlilik sürecinde edinilmiş mallara katılma rejimi kapsamında ele alınmaz. Bu özel mülkiyet, kişinin kendi malı olarak kabul edilir ve bu mallar boşanma anında paylaşılacak mal varlığı içerisine dahil edilmez. Türk Medeni Kanununa göre, kişisel mallar; evlenme öncesinde edinilen mallar, kişisel kullanım eşyaları, miras veya bağış yoluyla gelen mallardır. Boşanma sırasında, bu tarz kişisel malların dağıtımı söz konusu değildir. Çünkü bu mallar edinilmiş mallara katılma rejiminde aktif hesaplamasına dahil edilmeyecektir.
Evlilik süresince edinilen mal varlığı, her iki eşin ortak çabası ile edinildiği düşünülerek, boşanma durumunda eşit veya adil bir şekilde bölünmesi esastır. Bu birikimler edindiğimiz mallar olarak kabul edilir ve mevcut kanunlara göre paylaşıma tabi tutulur.
Boşanmada malların paylaşımı konusunda edinilmiş mallara katılma rejimi, mal bölüşümü için hukuki bir çerçeve sunar. Buradaki esas, eşlerin evlilik birliği içerisinde edindikleri malları, kendi katkıları oranında paylaşmalarıdır. Evlenme öncesi sahip olunan kişisel mallar bu hesaba katılmaz iken, evlendikten sonra elde edilen mallar paylaşıma açıktır.
Edinilmiş mallara katılma rejimi evlilik boyunca kazanılan malların adil bir şekilde paylaşımını sağlamak üzere tasarlanmış bir hukuki düzenlemedir. Kişisel mallar, yani evlenmeden önce edinilenler, bu paylaşıma dahil edilmez ve kişisel mülkiyet olarak korunur. Bu rejim, adaletli bir mal paylaşımı sağlayarak, boşanma sürecinde her iki tarafa da maddi güvenlik sunar.
Kişisel Eşyaların Geri Alınması
Türk hukuk sisteminde, çiftler arasındaki mal paylaşımı edinilmiş mallara katılma rejimi ile düzenlenir. Bu rejim, evlilik birliği içerisinde elde edilen malların, boşanma halinde nasıl bölüşüleceğini belirler.
Boşanma aşamasında, eşlerin kişisel varlıkları genellikle edinilmiş mallara dahil edilmez. Kişisel eşyalar, kıyafetler, takılar veya özel nitelikteki diğer mülkiyetler olarak tanımlanabilir. Bu tarz eşyalar, genellikle evlilik süresince bir eşin diğerine yaptığı kişisel hediyeler ya da miras yoluyla gelen mal varlıklarıdır.
Boşanma esnasında, bir eşin diğer eşte kalan kişisel eşyalarını geri almak istemesi durumunda, talep etme hakkı bulunmaktadır. Bu durum, edinilmiş mallara katılma rejiminin dışında ele alınır çünkü söz konusu eşyalar yalnızca eşlerden birine ait olduğu kabul edilir.
Eşlerden biri kişisel eşyalarını geri almak istiyorsa, bunun için öncelikle diğer eşe bir talepte bulunmalıdır. Eşler arası anlaşmazlık yaşanması durumunda mahkeme yoluna gidilebilir. Mahkeme, eşyaların kimin mülkiyetinde olduğunu ve geri verilmesine hükmedip hükmedemeyeceğini değerlendirecektir.
Eşyaların kişisel olduğunun kanıtlanması gerekebilir, bu nedenle faturalar, fotoğraflar veya tanıklar gibi kanıtlar önemli olabilir.
Boşanma Durumunda Edinilmiş Mallara Katılma Rejimi
Boşanma süreçlerinde eşlerin mal varlıklarının adil bir biçimde paylaşılması, edinilmiş mallara katılma rejimi ile sağlanır. Bu rejim, evlenme tarihinden boşanma kararının kesinleştiği tarihe kadar edinilen malların eşler arasında eşit olarak bölüşülmesini öngörür. Ancak maalesef bazı durumlarda, taraflardan biri çoğu zaman haksız fayda elde etmek için mal kaçırma yoluna gidebilir.
Edinilmiş mallara katılma rejimi kapsamında, her iki eş de evlilik süresince edinilen mallar üzerinde hak sahibidir. Boşanma sürecinde mal kaçırmanın önüne geçmek ve alacak hakkı olan eşin hakkını korumak için hukuki önlemler alınmaktadır.
Eşin Mal Paylaşımındaki Alacak Hakları
Evlenme ile başlayan ve evliliğin sona ermesiyle somutlaşan edinilmiş mallara katılma rejimi, eşlerin mal paylaşımı konusunda en sık tercih ettiği mal rejimidir. Bu rejim kapsamında evlenme sonrasında edinilen mallar, her iki eşin ortak emeği olarak kabul edilir ve bu mallar üzerinde eşlerin eşit haklara sahip olması esastır.
Edinilmiş mallara katılma rejimi ile ilgili temel mesele; evlilik sürecinde edinilen mal varlıklarının, evlilik sona erdiğinde nasıl ve hangi oranda taksim edileceğidir.
Evlilik birliğinin sonlandığı durumlarda, eşler, birbirlerinin edinilmiş mallarındaki paylarını talep edebilirler. Bu alacak, taraflar arasında anlaşmazlık olmaması halinde uzlaşı ile, aksi takdirde mahkeme kararı ile belirlenir.
Edinilmiş mallara katılma rejimi altında, mal paylaşımı, evlilik sürecinde biriken ortak varlıkların adil bir şekilde bölüşülmesini sağlamak için tasarlanmış hukuki bir düzenlemeyi ifade eder. Eşler, bu rejime tabi olduklarında, evliliğin sona ermesinin ardından edinilmiş malların tespiti ve paylaşımı aşamasında dikkatli ve bilinçli olmalıdırlar.
Boşanma Davasında Edinilmiş Mallara Katılma Rejimi
Evlilik birliği içerisinde kazanılan malların nasıl paylaşılacağını düzenleyen bu sistem, boşanma davası açıldığı an itibariyle son bulur. Evli çiftler arasında edinilmiş mallara katılma rejimi, evliliğin sona ermesinden sonra malvarlıklarının paylaşılmasını düzenler. Ancak, boşanma davasının açılmasıyla birlikte bu rejim otomatik olarak sona erdiği için, boşanma tarihi çok büyük bir önem kazanır.
Boşanma davasının açıldığı tarih, mal paylaşımı için belirleyici bir unsurdur. Edinilmiş mallara katılma rejimi sona erdiğinde, her iki tarafın edindiği malların dökümü yapılmalıdır. Malların boşanma davası açıldığı tarihteki değerleri üzerinden hesaplamalar yapılır. Taraflar, davanın açıldığı tarihe kadar edinilmiş olan mallar üzerinden hak talebinde bulunabilirler.
Boşanma aşamasında edinilmiş mallara katılma rejiminin sona ermesi, tarafların mal varlıklarını koruma ve adil bir şekilde paylaştırma amaçlarını gerçekleştirmek adına detaylı bir hukuki süreç gerektirir. Bu sürecin sağlıklı yürütülmesi ve tarafların haklarının gözetilmesi için profesyonel bir hukuki yardım almak önemlidir.
Edinilmiş Mallara Katılma Rejimi ve Eşlerden Birinin Vefatı
Evlilik sırasında Türk Medeni Kanununda belirlenen mal rejimlerinden biri olan edinilmiş mallara katılma rejimi, eşlerin evlilikleri boyunca biriktirdikleri malların paylaşımını düzenler. Ancak bu rejime dahil çiftler için önemli bir nokta, eşlerden birinin vefatı ile birlikte edinilmiş mallara katılma rejiminin sona eriyor olmasıdır.
Rejim, evlilik birliği içinde birlikte kazanılan mal varlıklarının, eşler arasında eşit şekilde bölüşülmesini esas alır. Fakat eşlerden birinin ölmesi durumunda, yaşayan eşin hakkı miras hukuku kuralları çerçevesinde değerlendirilir ve edinilmiş mallar, miras paylaşımına konu olur.
Eşlerden biri vefat ettiğinde; sağ kalan eş, mirasçı olarak edinilmiş malların yarısına hak kazanır. Eşin ölümüyle birlikte, tereke içinde yer alan edinilmiş malların tasfiyesi gündeme gelir. Yaşayan eş, tasfiye sürecinde miras payı ve edinilmiş mallardaki haklarını ileri sürebilir. Vefat eden eşin borçları varsa, edinilmiş mallara katılma rejiminden kaynaklanan haklar bu borçlardan etkilenebilir.
Kısacası, Edinilmiş Mallara Katılma Rejiminin temel ilkesi, eşlerden birinin ölümüyle sona erer ve miras hukuku düzenlemeleri devreye girer. Kalan eş, hem mirasçı sıfatıyla hem de edinilmiş mallara katılma rejimi çerçevesinde hak iddia edebilir. Bu süreçte, bir avukat yardımı almak ve yasal haklarınızı iyi anlamak büyük önem taşımaktadır.
Edinilmiş Mallara Katılma Rejiminin Sona Ermesi
Evlilik birlikteliğinde çiftler tarafından sıklıkla tercih edilen mal rejimlerinden biri olan edinilmiş mallara katılma rejimi, Türk Medeni Kanunu çerçevesinde düzenlenmiştir. Peki, bu mal rejimi ne zaman son bulur?
Edinilmiş mallara katılma rejimi, aşağıdaki durumlarla sonlanabilir. En sık karşılaşılan durum, çiftlerin boşanma kararı alması sonucunda mal rejiminin sona ermesidir. Boşanma gerçekleştiğinde edinilmiş malların tespiti ve taksimi yapılır.
Eşler, evlilik süresince anlaşarak mal rejimini değiştirebilirler. Bu, yeni bir mal rejimine geçiş ile edinilmiş mallara katılma rejiminin sona erdirilmesini sağlar. Bir eşin vefatı durumunda da edinilmiş mallara katılma rejimi sona erer ve miras süreci başlar.
Edinilmiş mallara katılma rejiminin sona ermesiyle, taraflar edinilmiş malların tespiti ve paylaşılması konusunda hukuki işlemlere başlarlar. Bu süreçte, her iki tarafın da hakları adaletli bir şekilde korunarak mal paylaşımı gerçekleştirilir.
Herhangi bir çift için edinilmiş mallara katılma rejiminin sona ermesi önemli ve genellikle karmaşık bir süreçtir. Bu süreçte profesyonel bir avukat danışmanlığı almak, hak kayıplarının önüne geçmek adına önem taşır.
Edinilmiş Mallara Katılma Rejimi Davası
Bu rejim, evlilik süresince eşlerin birlikte veya ayrı ayrı kazandıkları malların yönetimi ve evliliğin sona ermesi durumunda bu malların paylaşımını düzenler. Peki, bu süreçteki dava süreci nasıl işler?
Edinilmiş mallara katılma rejimi davası, eşler arasındaki mal varlığı paylaşımında uygulanacak kuralların yer aldığı bir dava türüdür. Boşanma veya ayrılık durumunda, eşlerin evlilik sürecinde edindikleri malların tespiti ve adil bir şekilde taksiminin yapılması için açılır. Bu rejim, eşlerin evlilik birliği içerisinde kazandıkları mallara eşit haklarla sahip olmalarını sağlar.
Eşlerden birinin edinilmiş mallara katılma rejimi esaslarına göre hakkının korunmadığını düşünmesi durumunda, bu alanda uzman bir avukata başvurarak dava açma hakkı bulunmaktadır. Dava süreci genellikle şu aşamaları takip eder. Dava dilekçesinin hazırlanması ve mahkemeye sunulması. Malların tespiti ve değerlendirilmesi için bilirkişi incelemesi. Tarafların beyanları ve kanıtlarının değerlendirilmesi. Nihai kararın verilmesi ve malların paylaştırılması.
Edinilmiş Mallara Katılma Rejimi Davasında Yetkili ve Görevli Mahkeme
Edinilmiş mallara katılma rejimi, Türk Medeni Kanunu kapsamında evlilik sırasında edinilen malların, boşanma veya ölüm hallerinde nasıl paylaşılacağını düzenleyen bir mal rejimidir. Bu rejimde, tarafların evlilik birliği içinde edindikleri malların bölüşümüyle ilgili çıkan uyuşmazlıkların çözümü için açılan davalara herkesin doğru mahkemeye başvurabilmesi önem taşır.
Tarafların yerleşim yeri mahkemeleri bu davalara bakmakla yetkilendirilmiştir. Eğer boşanma davası ile birlikte görülüyorsa, boşanmanın açıldığı aile mahkemesi yetkilidir. Edinilmiş mallara katılma rejimiyle ilgili davalarda görevli mahkeme aile mahkemeleridir. Fakat aile mahkemesi bulunmayan yerlerde bu görev asliye hukuk mahkemeleri tarafından yerine getirilir.
Taraflar, boşanma davası devam ederken ya da boşanma kararı kesinleştikten sonra edinilmiş mallara katılma rejimi ile ilgili hak taleplerinde bulunabilirler. Edinilmiş mallara katılma rejimiyle ilgili dava açma hakkı, boşanmanın kesinleştiği tarihten itibaren bir yıl içinde kullanılabilir.