Depozito kiralanan taşınmaza verilebilecek zararları tazmin amacıyla verilen bir teminattır. Kira ilişkisi, hem ev sahibi hem de kiracı için önemli hak ve yükümlülükler içerir. Bu ilişkinin en önemli unsurlarından biri de depozito (güvence bedeli) konusudur. Özellikle büyük şehirlerde, depozito miktarı ve iadesi konuları sıkça tartışmalara yol açabilmektedir. Bu yazımızda, kira depozitosu ile ilgili yasal düzenlemelere ve uygulamada dikkat edilmesi gereken hususlara değineceğiz.
Depozito Nedir ve Neden Alınır?
Depozito, kiracının kira sözleşmesinden kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmemesi ihtimaline karşı, ev sahibinin güvence olarak aldığı bir bedeldir. Bu bedel, kiracının sözleşmeye aykırı davranışları (örneğin, kirayı ödememesi, demirbaşlara zarar vermesi veya evi sözleşmeye uygun şekilde boşaltmaması) nedeniyle ev sahibinin uğrayabileceği zararları karşılamak amacıyla kullanılır.
Depozito Miktarı Ne Kadar Olabilir?
Türk Borçlar Kanunu’nun 342. maddesi bu konuya açıklık getirmektedir. İlgili maddeye göre, konut ve çatılı işyeri kiralarında depozito miktarı, üç aylık kira bedelini aşamaz. Bu sınırlama, kiracıyı yüksek depozito taleplerine karşı korumayı amaçlar.
Türk Borçlar Kanunu Madde 342: “Konut ve çatılı işyeri kiralarında sözleşmeyle kiracıya güvence verme borcu yüklenmişse, bu güvence üç aylık kira bedelini aşamaz.”
Depozito Nasıl Muhafaza Edilmelidir?
Depozitonun nasıl muhafaza edileceği de yasa ile düzenlenmiştir. Türk Borçlar Kanunu’nun 344. maddesi uyarınca, depozito olarak verilen nakit, ev sahibi tarafından vadeli bir tasarruf hesabına yatırılmak zorundadır. Bu hesap, kiracının onayı olmaksızın çekilemez. Bu düzenleme, depozitonun ev sahibi tarafından amacı dışında kullanılmasını engellemeyi ve kiracının haklarını korumayı hedefler.
Türk Borçlar Kanunu Madde 344: “Konut ve çatılı işyeri kiralarında sözleşmeyle kiracıya güvence verme borcu yüklenmişse, bu güvence olarak para veya kıymetli evrak verilmesi kararlaştırılmışsa, kiracı, güvenceyi kiralayanın onayı olmaksızın çekemeyeceği bir vadeli tasarruf hesabına yatırmak zorundadır. Banka, güvenceyi ancak her iki tarafın rızasıyla veya icra takibi sonucunda iade edebilir.”
Depozito Ne Zaman ve Nasıl İade Edilir?
Kira sözleşmesinin sona ermesiyle birlikte, depozitonun iadesi gündeme gelir. Ev sahibi, kiralananı inceleyerek, kiracının sözleşmeden kaynaklanan herhangi bir borcu veya zararı olup olmadığını tespit eder. Eğer kiracının herhangi bir borcu veya zararı yoksa, depozito derhal kiracıya iade edilmelidir. Eğer kiracının borcu veya zararı varsa, bu miktar depozitodan mahsup edilerek kalan kısım iade edilir.
Türk Borçlar Kanunu’nun 344. maddesi, depozitonun iadesi sürecini de düzenlemektedir. Maddeye göre, ev sahibi, kira sözleşmesinin sona ermesini izleyen üç ay içinde, kiracıya karşı herhangi bir dava açmadığını veya icra takibi başlatmadığını bankaya yazılı olarak bildirmezse, banka depozitoyu kiracıya iade etmekle yükümlüdür.
Türk Borçlar Kanunu Madde 344: “Kiralayan, kira sözleşmesinin sona ermesini izleyen üç ay içinde kiracıya karşı kira sözleşmesiyle ilgili bir dava açtığını veya icra ya da iflas yoluyla takibe giriştiğini bankaya yazılı olarak bildirmezse, banka, kiracının istemi üzerine güvenceyi kiracıya geri vermekle yükümlüdür.”
Depozito iadesi konusunda sıkça yaşanan sorunlardan biri, ev sahibinin haksız gerekçelerle depozitoyu iade etmekten kaçınmasıdır. Bu durumda, kiracının yasal yollara başvurma hakkı bulunmaktadır. Öncelikle, ev sahibine noter aracılığıyla ihtarname gönderilerek depozitonun iadesi talep edilebilir. İhtarnamede, depozitonun iade edilmemesi halinde yasal yollara başvurulacağı belirtilmelidir.
Eğer ihtarnameye rağmen sonuç alınamazsa, kiracı, Sulh Hukuk Mahkemesi’nde dava açarak depozitonun iadesini talep edebilir. Davada, kira sözleşmesi, ödeme belgeleri ve varsa diğer deliller sunularak haklılık ispatlanmaya çalışılır.